Bale Akademi MEB'e Bağlı Ruhsatlı Bir Eğitim Kurumudur
Türkçe

tr

Dil Seçimi

Dil Seçimi

Unutulmaz Bir Başyapıt Kuğu Gölü Balesi ve Hikayesi

Romantizmin Doruklarında Bir Hikaye…

En ünlü bale gösterilerinden biri olan Kuğu Gölü Balesi, Çaykovski tarafından 1875-1876 yıllarında iki perde olarak bestelendi. Prömiyeri Bolşoy Balesi tarafından 20 Şubat 1877 tarihinde yapıldı. Çaykovski’nin büyülü Kuğu Gölü balesi, mükemmel bir zenginlik ve derinlikle defalarca kez sahnelendi. 

Klasik balenin unutulmazları arasına giren Kuğu Gölü balesi hikayesi ile de dikkatleri üstüne çekmeyi başardı. 1877 yılında ilk kez sahnelendiğinde hak ettiği başarıyı alamayan Kuğu Gölü balesi, yıllar sonra başyapıtlar arasına girdi. Dünyanın dört bir yanında sahnelenen ve Julius Reisinger, Marius Petipa ve Lev Ivanov gibi bale sanatçılarının rol aldığı Kuğu Gölü balesi hikayesi çok sayıda ödüle layık görüldü.

Kuğu Gölü Balesi Hikayesi – Mükemmel Bir Aşk Hikayesi

Kuğu Gölü balesi hikayesi, Prens Siegfried’ın 21. doğum günü kutlamaları ile başlar. Prensin onuruna düzenlenen kutlamaya hem saraydan hem de köylerden herkes davet edilir. Gece boyunca kadehler kaldırılır ve danslar edilir. Kuğu Gölü balesi hikayesinin devamında; kraliçe oğluna doğum günü için bir tatar yayı hediye eder ve bu kutlama esnasında prense, evlilik zamanının geldiğini ve kendisine uygun bir eş bulunması için balo düzenleneceğini duyurur. Avrupa’nın dört bir yanından tüm prensesler bu baloya davet edilir. Prens Siegfried, annesinin seçtiği bir kişiyle evlenecek olmasından dolayı rahatsızlık duyar. Kutlamanın sonuna gelindiğinde prensin dikkatini gölün orada bir kuğu sürüsü çeker. Kuğu Gölü balesi hikayesinin en can alıcı ve romantik sahneleri, bu andan itibaren başlar. 

Kuğu sürüsünün içinden bir kuğu aniden güzel bir prensese dönüşür. Kuğular Kraliçesi Odette… Prens Siegfried, Odette’yi görür görmez, adeta büyülenir. Ona yaklaşmaya çalışır ancak Odette’nin kendisinden korkan tavırlarına anlam veremez. Odette, Von Rothbart’ın kuğu sürüsündeki diğer arkadaşlarına ve kendisine büyü yaptığını söyler. Kuğu Gölü balesinin hikayesine göre Odette, gündüzleri bir kuğu, geceleri ise bir insan şeklindedir. Bu büyü ancak gerçek aşkına verdiği sözü tuttuğunda bozulacaktır. Prens, Odette’ye duyduğu bağlılığı söylediği anda ortaya Von Rothbart çıkar. Bir anda büyücü Von Rothbart ile karşılan prens, kraliçenin hediye ettiği tatar yayı ile kendisini hedef alır. Ancak Von Rothbart ölürse büyünün asla bozulamayacağını düşünen Odette, buna engel olur. Kuğu Gölü balesi hikayesinin devamında her biri farklı bir yere kaçar.

Gölün etrafında sürüdeki diğer kuğular belirir ve dans etmeye başlar. Birbirlerini bulmak için tekrardan gölün orada buluşan Odette ve Siegfried, karşılaşır karşılaşmaz tutkuyla dans eder. Gün ağarmaya başlayınca iki sevgili için ayrılık çanları çalar ve büyük bir hüzünle vedalaşırlar. Odette, yeniden büyünün etkisine girer ve bir kuğuya dönüşür. 

Kuğu Gölü balesi hikayesinin devamında, kraliçenin organize ettiği balo gerçekleşir ve dört bir yandan genç prensesler saraya gelir. Kraliçenin beğenisini kazanan İspanyol, Macar, Napoliten ve Rus iki kız kardeş, gecenin sonunda prensle evlenmeye layık görülür. Ancak prens, annesine bu prenseslerden hiçbiri ile evlenmeyeceğini söyler. Birden kutlamanın ortasında iki davetsiz misafir görülür. Biri Von Rothbart, diğer ise Odette’ye benzeyen kızı Odile. Bu benzerlik karşısında kendisinden geçen Siegfried, Odile ile dans etmeye başlar. Dansın sonunda prens, Odile’ye olan aşkını ilan edip evlenme arzusunu dile getirir. Kraliçe bu teklifi kabul eder ancak Von Rothbart, prensten yemin etmesini ister. Prens yemin ettikten sonra Odile ve Von Rothbart onlarla alay edercesine gerçek kimliklerini açığa çıkarır. Birdenbire prensin gözlerinin önüne Odette’nin ağlayan gözleri gelir ve vakit kaybetmeden onu aramaya koyulur.

Kuğu Gölü balesi hikayesinin devamında göldeki kuğular, Odette için yas tutmaya başlar. Prensin ettiği yemin hem Odette’nin üzerindeki büyü hem de aşkları için adeta bir çıkmaz oluşturur. Odette’yi bulur bulmaz ondan af diler ve yalnızca kendisini sevdiğini söyler. Odette her ne kadar onu affetse de yapılan büyük hata onu ömür boyunca kuğu kalmaya mahkum eder. Von Rothbart’ın amacı ise Odette’yi prensten uzaklaştırmak ve kendisini sevmesini sağlamaktır. Kuğu Gölü hikayesinin mutsuz ve umutsuz sonu burada belirir. Odette, bir kuğu olarak yaşamını sürdürmektense ölmeyi tercih eder. Kendini gölün ıssız sularına bırakan Odette’nin ardından prens de atlar ve bu büyük aşk, büyüyü bozar. Von Rothbart, efsanevi aşkın gücüyle orada ölür. Aşıkların ruhu ise sonsuz özgürlüğe bürünür.

Mükemmel Bir Anlatım: Kuğu Gölü Balesi Gösterisi 

Kuğu Gölü balesi hikayesinin hüzünlü sonu, pek çok müzikalde mutlu sona dönüştürülmüştür. Bugüne denk yetmişe yakın farklı versiyonla sergilenen Kuğu Gölü balesi gösterisinin ilk sahnelendiği tarihi 27 cak 1895’tir. Tüm dünyayı kasıp kavuran Kuğu Gölü balesi gösterisinin ilk yıllarda hiç beğenilmemesinden dolayı Çaykovski kendisini başarısızlıkla suçlamış ve tam 12 yıl hiçbir bale eseri bestelememiştir.

Bale derslerinde en çok uyarlanan ve sahnelenen bale gösterilerinden biri olan Kuğu Gölü balesi, çoğu bale sanatçısına da ilham vermiştir. Türk bale sanatçılarından Gülcan Tunççekiç ve Meriç Sümen de Kuğu Gölü bale gösterilerinin Türkiye prömiyerinde sahne almıştır. Çoğu bale kursunda hala aktif olarak sahnelenen ve bale sanatçıları için mihenk taşı olan Kuğu Gölü balesi gösterileri, unutulmaz bir eser olarak anılmaktadır. 

[widget-169]

Yorum Yap

Bilgi Al
Bilgi Al +90 (850) 532 30 80